Şirket destekli tatil bakımı

Zukunftswerkstatt Düsseldorf GmbH tarafından yürütülen BerufPLUS projesinde Lilly Fleck, profesyonel bağlamda çocuk bakımı konusunda ebeveynlere ve şirketlere danışmanlık yapıyor. Bu röportajda Fleck, tatillerde şirket olanaklarının oynadığı özel rolü ve hem çalışanların hem de işverenlerin bu olanaklardan nasıl eşit şekilde yararlanabileceğini anlatıyor.

Çalışan ebeveynler için tatil bakımı neden önemlidir?

Kuzey Ren-Vestfalya'daki öğrencilerin yılda 75 iş günü izinleri vardır - tüm tatiller bir araya getirildiğinde. Ancak ebeveynlerin sadece ortalama 28 gün tatili vardır. Bu, çocuk bakımını karşılamak için yeterli değildir. Bu nedenle kalan günler için alternatif seçeneklere ihtiyaçları vardır. Şu anda tüm gün açık okullarda yeterli yer bulunmamaktadır. Şirketin bu konuda destek sağlaması, ebeveynlere zaman ve para tasarrufu sağlayabilir. Kendileri yer aramak ve pahalı tatil kampları için rezervasyon yapmak zorunda kalmazlar. Ayrıca çocuklarını işe getirerek ve işten sonra geri götürerek yolculuklardan da tasarruf edebilirler - tabii ki tatil çocuk bakımının doğrudan şirkette veya yakın çevrede olması şartıyla. Böylece anneler ve babalar işe daha rahat bir şekilde gelir ve çocuklarına iyi bakıldığını bilirler. Tüm ekip için tek fayda bu değildir. Sonuçta, özellikle yaz aylarında tatil talepleri yığılıyor. Ebeveynler çocuklarının bakımı konusunda şirketten destek aldıklarında, herkes daha iyi planlama yapabilir, ekip içinde koordinasyon daha kolay olur ve her şey biraz daha az stresli hale gelir.

Tatilde çocuk bakımı için bu şirket desteği tam olarak neye benzeyebilir?

Çeşitli modeller vardır. Şirketin büyüklüğüne, personel, alan, zaman ve mali kaynaklara, bakılacak çocukların yaş ve sayısına veya örneğin yerel yönetimin mevcut programlarına bağlı olarak, şirketler çok farklı şekillerde destek sağlayabilir. En basit olanı, mevcut tekliflerin araştırılmasını üstlenmek ve bunları örneğin bir bağlantı listesi şeklinde çalışanların kullanımına sunmaktır. En çok zaman alan seçenek ise kesinlikle tatil bakımını dışarıdan yardım almadan bağımsız olarak organize etmektir. Tamamen kendi başınıza bir program oluşturmak sorumluluk gerektirir. Çok fazla motivasyon ve irade gerektirir. Bununla birlikte, şirketler organizasyonel çabayı azaltmak için hizmet sağlayıcılarla da çalışabilir. Bu genellikle biraz daha pahalıdır. Ancak, teklifleri karşılaştırırsanız, bunun için karlı seçenekler de bulabilirsiniz. Son çare olarak, şirketler diğer şirketlerle bir araya gelerek ortak bir teklif düzenleyebilirler. Özellikle başlangıç aşamasında, birçok organizasyonel konunun açıklığa kavuşturulması ve anlaşmalar yapılması gerekir. Bunun avantajı, şirketlerin ağlarını genişletebilmeleridir

Şirketler tatil bakım programlarıyla daha iyi bir iş-yaşam dengesini teşvik ettiklerinde ne gibi avantajlara sahip olurlar?

Bence en büyük avantaj, aile dostu programlara sahip şirketlerin imajları ve kalifiye çalışanların elde tutulması için çok şey yapmasıdır. Bir yandan mevcut çalışanların şirkete bağlılığını teşvik ediyorlar. Diğer yandan da yeni iş arkadaşlarını daha kolay çekebiliyorlar. Tecrübelerime göre, özellikle gençler yine aile odaklı ve iş seçerken bu hususlara dikkat ediyorlar. Tabii ki önemli bir ön koşul da önlemlerin dış dünyaya da iletilmesidir.
Ayrıca, işverenleri tarafından desteklenen çalışan ebeveynler çok daha az stresli oluyor. Ve daha az stres, daha az hastalık iznine yol açar. Şirketler daha mutlu ve motive çalışanlara sahip olur ve bu da genellikle verimlilik artışıyla ilişkilendirilir.